KAYNAK – BİRGÜN

Hamide Topçuoğlu’ndan Fatma Bıkmaz’a; 52 yıllık efsanesiz doğan destansız gelişen kurumsal ve bilimsel bir eğitim kalesi: Ankara Eğitim Bilimleri Fakültesi

Eğitimde 3 Mart tarihi bizlere 3 Mart 1924’te kabul edilmiş olan Tevhid-i Tedrisat (Öğretim Birliği) kanunu hatırlatır. Bu kanunla medreseler kaldırılmış ve ülkemiz sınırları içindeki bütün okullar Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmıştır. Böylece eğitim kurumları bir çatı altında toplanmış ve eğitim alanındaki çok başlılığa son verilmiştir. Ama 3 Mart tarihi eğitim tarihimizde bir başka önemli gün olarak da kutlanır. 1994 yılından beri, Ankara Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Birliği Yasası’nın kabul edildiği 3 Mart gününü, her yıl fakülte kuruluş günü olarak çeşitli bilimsel etkinliklerle kutlamaktadır. Bu fakülte kurulduğu 1964 yılındaki ilk dekanı Prof. Dr. Hamide Topçuoğlu’ndan son dekanı Prof.Dr. Fatma Bıkmaz’a kadar çok değerli ve başarılı dekan ve öğretim üyelerinin öncülüğünde ülkemizin kurumsal ve bilimsel eğitim kalesi olmayı başarmıştır.

Türkiye’nin ilk eğitim fakültesi olan Ankara Eğitim Bilimleri Fakültesi 1965 yılında 109 lisans öğrencisiyle öğretime başlamıştır. Fakültenin kurulmasının temel amaçlarından biri, ülkemizde eğitim bilimleri alanında gereksinim duyulan uzmanları yetiştirme işlevidir. Bu fakülte ilk mezunlarını 1969 yılında vermiştir. Bu fakülte 52 yıldır yaklaşık 11 bin lisans ve 4 bin lisansüstü mezun vermiştir. Türkiye’de eğitimin neredeyse tüm uzmanlık alanlarına akademik personel, uzmanlar, uzman yardımcıları ve öğretmenler yetiştirmiştir ve yetiştirmeye de devam etmektedir. Bu fakülte efsanesiz doğmuş destansız büyümüş bir fakültedir. Ancak; yukarıda verdiğimiz mezun rakamları bile yalnız başına bu fakültenin kuruluş amacını gayet başarılı bir şekilde yerine getirdiğinin nasıl bir efsane olup; eğitim destanı yazdığının somut göstergeleridir.

Ankara Eğitim, eğitimin her alanında

Fakültenin dünya çapında başarılı ve fedakâr akademisyenleriyle yaptığı yüzlerce bilimsel toplantı ve çalıştay, yayınlanan 250’yi aşkın fakülte yayını, neredeyse kurulduğundan beri yayınlanan fakülte dergisiyle çalışmaları ortadadır. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan birçok kamu ve özel kurum ve kuruluşlara varıncaya kadar pek çok yerin hizmet içi program ve projelerinde de önemli görevler üstlenmiştir bu fakülte. Fakülte yine Ankara Üniversitesi’ne bağlı birim ve merkezlere de önemli ve yoğun eğitim desteği vermektedir. Kısacası Ankara Eğitim Bilimleri Fakültesi eğitimin her alanında vardır. Büyük bir gayret ve azimle topluma hizmet etmeye çalışmaktadır bu fakülte ve başarılı öğretim üyeleri. Toplumun farklı kesimlerine sosyal projelerle yardımcı olmaya çalışmaktadırlar.

Anabilim dalı yerine bölüm

2016 yılında bir düzenlemeyle bu fakülte yeniden yapılandırılmıştır. Bu düzenlemeyle eğitim bilimleri bölümleri anabilim dalı haline getirilmiştir. Anabilim dalına dönüşen bilim alanları en kısa sürede yeniden hak ettiği gibi bölüm düzeyine çevrilmelidir. Sayın Milli Eğitim Bakanı ve YÖK Başkanı bu konuya gereken hassasiyeti göstermelidir. Bu fakülte dün olduğu gibi bugün de eğitimin birliğine inanmakta, akla ve bilime uygun olmayan eğitim uygulamalarına da eleştirel bakmaya devam etmektedir. İşte tam da bu nedenle fakülte 3 Mart 1994’ten beri Öğretim Birliği Yasası’nın kabul edildiği 3 Mart gününü fakültenin kuruluş yıl dönümü olarak kutlamaktadır. Bu önemli günde çok önemli çalışmalar yapılmıştır. Eğitimin bilimselliği, öğretmen yetiştirme ve eğitim uzmanlığı, öğretim birliğinin dünü bugünü ve yarını, Avrupa Birliği ve eğitim, Milli Eğitim’de uygulamaları, öğretmen eğitiminde kalite, eğitim fakülteleri ve topluma hizmet uygulamaları, eğitimin çağdaş değerlerle irdelenmesi, lisans ve lisansüstü eğitim, bir profesyonel olarak öğretmen, eğitim bilimleri üzerine düşünmek, eğitimin güncel sorunları ve çözüm önerileri, öğretim birliğinin 90. yılı gibi 20’yi aşkın toplantı yapılmıştır bu konuda. En sonda 52. kuruluş yılı vesilesiyle 3 Mart’ta “Eğitimde Nitelik Sorunu” konulu nitelikli bir toplantı yapılarak PISA 2015 sonuçları ele alınmış; öğrenci gözüyle eğitim ve okul, öğretim programı, eğitim ve eğitim ortamları konuları üzerinde durularak eğitimimiz adına önemli çözüm önerileri dillendirilmiştir.

İhraç edilen akademisyenlere adalet

Barışın, hoşgörünün, anlayışın, adaletin, dayanışmanın, demokrasinin bilim ve akılla öncelendiği bu fakültede şu an görevlerine devam edemeyen akademisyenler için de adalet bir an önce tecelli etmelidir. Bu fakülte Atatürk’ün işaret ettiği yolda, anayasal bir hak olan eğitimin anayasal bir hak olduğunu unutmayan, kendilerini sürekli geliştiren, Türkiye’nin geleceğine şekil verecek, aklı bilimi sevgiyi hoşgörüyü merkeze alan, Türkiye’yi aydınlatacak eğitimciler yetiştirmeye devam edecektir. Fakültenin ilk dekanı Prof. Dr. Hamide Topçuoğlu’nun fakülte dergisinin ilk sayısında yer alan yazısında dediklerinden esinlenerek diyoruz ki; sanatı, aklı ve bilimi önemseyen, yıllarca ülkemize öğretmen, uzman ve araştırmacı yetiştirmiş olan, eğitim problemlerini çözmüş olan, yol göstermiş olan ve öneriler getirmiş olan, Türkiyenin bir eğitim bilimleri fakültesi vardır.

TEILEN