KAYNAK – EĞİTİM AJANSI

Tekrar Edilmeyen Bilgi, Unutulmaya Mahkûmdur

MEB, İstikrarlı Bir Ödev Politikası Yürütmelidir

Yarıyıl tatili başladı. Bununla beraber, tatil ve ödev tartışmaları da başladı. Ödev verilmeli mi, verilmemeli mi, tatilde ne yapmalı gibi sorular cevaplarını bekliyor ama bilimsel olarak ve popülizmden uzak bir şekilde. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz da ödevlerle ilgili şöyle bir açıklama yaptı: “Tatile girerken Bakanlık olarak açıklama gönderiyoruz. Öğretmenlere diyoruz ki; ‘Lütfen, öğrencilerinize ödev vermeyin.’ Hiçbir öğrenciye biz ödev verilmesini istemiyoruz. “ Maalesef, pek çok konuda olduğu gibi, ödev konusunu da popülist bir şekilde, bilimsellikten uzak tartışıyoruz. Bir öğrenciye 15 gün boyunca, tamamen ödev vermeyelim demek, bir sporcuya antrenman yapma demektir. Oysaki sporcunun mevcut kondisyondan düşmemesi ve hareketlerinin pekişmesi için sporu bu zaman diliminde tamamen bırakmaması gerekir.

Tekrar Edilmeyen Bilgi Unutulmaya Mahkûmdur

Ödev gibi önemli bir pekiştirme aracı, tekrar edilmeyen bilgi unutulmaya mahkûmdur ilkesinden hareketle önemlidir. Bu nedenle, ödevin verilip verilmeyeceği değil, nasıl verileceği konuşulmalıdır. Ödevin nasıl ve ne kadar verileceği merkezi otorite tarafından değil, dersin öğretmeni tarafından belirlenmelidir. Öğrencide ödeve karşı olumsuz bir tutum oluşmayacak şekilde, abartılmadan, öğrenciye uygun ve öğrencinin tatil boyunca farklı şekillerde de zaman geçirmesini engellemeyecek şekilde ödevler verilmelidir.

Ödev, Eğitimcilerin Ana Stratejilerinden Biridir

İlk bakışta ödevin tatil boyunca öğrencinin zamanını çalacağı düşünülse de ödev, eğitimcilerin ana stratejilerinden biridir. Ödevlerin doğru verilmesi halinde, öğrenci dönem boyunca gördüğü konuları hem unutmayacak hem tekrar edecek ve yeni döneme hazırlık yapmış olarak gelecektir. Sonuç itibariyle; öğrenme hedefleri desteklenmiş olacaktır. Buradaki ödevlerden kastımız; öğrencilerin internet üzerinden hazır yapacakları ödevler değil, öğrencilerin bireysel farklılıklarının iyi gözetildiği, miktarının iyi belirlendiği ödevlerdir.

Öğrenci, Ödevlerle Öğrenmenin Sadece Okulda Değil, Her Yerde Olduğunu Anlar

Ödevler, ön hazırlık ve alıştırma ile beraber ders dışı etkinlikler olarak, öğrenme sürecinin en önemli aşamalarıdır. Öğrenci tatilde yapacağı ödevlerle, öğrenmenin sadece okulda değil, her yerde olduğunu anlar. Öğrenme psikolojisi açısından yaklaştığımızda; öğrenci tatil boyunca yapacağı uygun ödevlerle hem başarısını arttıracak hem de derse güdülenecektir. 15 gün gibi bir süre, uzun bir zaman dilimidir ve iyi kullanılması halinde öğrenci için büyük bir avantaja dönüşecektir. Öğrencinin çalışma alışkanlıklarını daha da geliştirecek olan ödevler, öğrencinin sorumluluk, bağımsızlık gibi kişilik özelliklerini olumlu yönde geliştirecek, zaman yönetimi yapma ve araştırma yapma becerileri kazandıracaktır.

MEB, İstikrarlı Bir Ödev Politikası Yürütmelidir

Tatilde öğrencinin ödev almasına, öğrenciyi en iyi tanıyan dersin öğretmeni karar vermelidir. Öğrencinin süreç boyunca sorumluluk alacağı ,içeriğin, uzunluğun, amacın iyi belirlendiği ve her öğrencinin biricik olduğu ilkesine uygun ödevler verilmelidir. Diğer taraftan; ödev, öğretmen tarafından kesinlikle bir ceza olarak kullanılmamalıdır. Araştırma ve keşfetmeye dayalı, yaratıcı ve geliştirici ödevler verilmelidir. Öğrenciyi sıkacak uzun ödevlerden kaçınılmalıdır.

Aileler Çocukları Ödeve Olumlu Yönde Motive Etmelidirler

Aslında ödevler, doğrudan olumsuz bir etkiye sahip değildirler. Öğretmenlerin uygun ödev vermesi ve öğrenciyle velilerin de kendi üstlerine düşen sorumlulukları yerine getirmesiyle, ödevin olumsuz etkileri kendiliğinden ortadan kalkar. Ve aileler… Aileler çocukları ödeve olumlu yönde motive etmelidirler. Veliler çocuklara ödevin hazırlanması için uygun bir ortam hazırlamalıdırlar. Çocuğa gereğinden fazla yardım etmemelidirler. En makro anlamda ise MEB, istikrarlı bir ödev politikası yürütmeli ve popülist ödev açıklamalarından kaçınmalıdır. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…

TEILEN