KAYNAK – EĞİTİM AJANSI

Okul Sadece Dört Duvarlarla Çevrili Tepesinde Dam Olan Yer Değildir. Okul Her Yerdir.

 

Sırasında Bir Orman, Sırasında Dağ Başı. Öğrenmenin, Bilginin Var Olduğu Her Yer Okuldur.

Millî Eğitim Bakanlığı milyonlarca ortaokul öğrencisini yakından ilgilendiren yeni bir sistemi hayata geçiriyor. Ders dışı sosyal, kültürel, sportif ve bilimsel etkinliklere veya kurslara katılan öğrenciler temel eğitimden ortaöğretime geçişte ek puan alacak. Yani MEB TEOG’da sosyal etkinliğe ek puan verecek. Bu yıl başlayacak pilot uygulamayla tüm sosyal ve yöresel etkinlikler sisteme dahil edilmiş olacak. Bu uygulama TEOG sistemine geçildiğinden beri üzerinde çalışılan bir konu aslında.

 

Egzistansiyalizm Bireyi Tüm Yönleriyle Ele Alır

Yıllarca eğitim sistemimize getirilen en önemli eleştirilerden biri sınav odaklı olduğu, öğrencilerimizin tost ile test arasına sıkıştığı ve öğrencilerimizin sadece akademik yönlerinin ön plana çıkarılmaya çalışıldığıydı. MEB’in getirdiği bu yeni uygulama bireyi biricik ve çok yönlü ele almaya çalışıyor. Çağımızın egemen felsefelerinden egzistansiyalizmin (varoluşçuluğun) en önemli ilkelerinden biri bireyin bütüncül olarak, her yönüyle ele alınması gereken bir varlık olduğudur. Bu bağlamda egzistansiyalist ve çağdaş eğitim felsefeleri bireyin tüm yönleriyle geliştirilmesi ve ele alınması gerektiğini savunurlar. Eğer birey sosyal, kültürel, sportif ve bilimsel yönlerden geliştirilmiyorsa ve tek yönlü bir aktarım yapılıyorsa masanın tek bir ayağı sağlam, diğerleri ise aksıyor olacaktır. Bu anlamda MEB’in bu uygulaması desteklenmesi gereken önemli bir uygulamadır.

 

Sosyal Etkinlik Ek Puanı Ortaöğretim Puanının %20’sini Oluşturacak

Bu uygulamayla öğrenci sadece derslere boğulup kalmayacağı, sosyalleşeceği gibi, TEOG’da avantajlı da olacak. Şöyle ki bilimsel, sosyal, kültürel ve sanatsal her türlü etkinliğe katılan öğrencinin buradan alacağı ek puan ortaöğretim puanının %20’sini oluşturacak. Peki bu etkinlikler nasıl düzenlenecek? Okullar, MEB’in ve federasyonların akredite ettiği özel kurumlar ve MEB’in sosyal etkinlik merkezleri bu etkinlikleri düzenleyebilecekler. Oluşabilecek eşitsizlikleri giderebilmek adına öğrenciler başarı derecelerine göre ayrı puan alacaklar. Yani bilenle bilmeyen bir tutulmayacak. Herhangi bir konu ile ilgili kursa giden öğrenciyle, aynı konuda milli derece elde eden, uluslararası başarılı olan öğrenciye ayrı puanlar verilecek.

 

MEB Öğrenciyi Okulun Dışına Hayatın İçine Taşıyor

Hababam Sınıfının Mahmut Hoca’sı; okul sadece dört yanı duvarlarla çevrili tepesinde dam olan yer değildir, der. Okul her yerdir, sırasında bir orman, sırasında dağ başı. Öğrenmenin, bilginin olduğu her yer okuldur. MEB’in bu uygulamasıyla öğrenme de dört duvarın yani okulun dışına hayatın içine taşınmış olacaktır. Böylelikle çocuklarımız sinema, tiyatro, müzik, dans vb. ile daha da iç içe olacak, eğitim hayatın kendisi midir hayata hazırlık mıdır tartışmasında hayatın içinde olacaklardır. Diğer taraftan her öğrenci bu tip etkinliklerle evrensel kültürü tanıdığı gibi, yerel kültüründe de derinleşecektir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki çocuk halk oyunlarına yoğunlaşabileceği gibi, Nevşehir’deki çocuk çömlekçilik kursuna gidebilecektir.

 

Bu Kurslar Belirli Dünya Görüşlerine Adam Devşirme Yeri Olmamalıdır

Ortaokul öğrencilerine ortaokuldan liseye geçişte sosyal etkinliklerde ek puan verilmesi uygulaması önemsenmelidir. Bu yıl 81 ilde seçilecek pilot okullardaki uygulamalarda özellikle eşitliğin nasıl sağlanabileceğine yoğunlaşılmalıdır. Öğrencilerimize sosyal, kültürel, sportif ve bilimsel etkinlikler ve kurslar düzenlenirken, kurs ve etkinlik içerikleri iyi dengelenmelidir. Çocuklarımız yereli ve evrenseli dengeleyecek şekilde bu kurslardan yararlanmalıdır. Ayrıca bu kurs ve etkinliklerin denetimi iyi yapılmalı, özellikle puanlamalarda objektif olunmalı, oluşabilecek her türlü eşitsizlik engellenmelidir. Bu pek çok aileyi ve çocuğu etkileyecek bir karardır. Sahte belgelerle bu kurs ve etkinliklere gidilmiş gibi yapılmamalıdır, gerçekten işlevsizleştirilmelidir.

Bu uygulamayla aileler de artık çocukların sosyal faaliyetlerde bulunmalarını boş beleş bir iş gibi görmeyeceklerdir. Bu kurs ve etkinlikler belirli dünya görüşlerinin adam devşirme ve rant kapısı olmamalıdır. Ayrıca bu etkinliklerin planlanmasında katılım-ürün ve başarı dengesi iyi oluşturulmalıdır. Bu etkinlik ve faaliyetlerin içeriğinin çağa, akla ve bilime uygun belirlenmesine ve kimlerin bu eğitimi vereceğine özenle karar verilmelidir.

TEILEN