KAYNAK – EĞİTİM AJANSI

Yarış Atı Maratonu Mantığına Dayanan Eğitim Sistemi DEĞİŞTİR’ilecek

Siyasi partiler, seçim bildirgeleri aracılığıyla iktidara gelmeleri halinde yürütecekleri politikaları kamuoyuyla paylaşırlar. Ülkemizin hızla bir seçime gittiği şu günlerde bu bildirgelerdeki en önemli başlıklardan biri kuşkusuz eğitim. Çünkü 80 milyonluk ülkemizin kalkınması eğitime bağlı olduğu gibi, yaklaşık 1 milyon öğretmen ve 17 milyon öğrenciyle, eğitim konusu tüm ülkemizi ilgilendiriyor.  Siyasi partilerin eğitim seçim vaatleriyle ilgili birkaç analiz yazısının dışında yazı yazılmadı. Bunlar da daha çok belirli siyasi partilere odaklandı. Seçimlerden sonra karşılaştırmalı olarak tüm siyasi partilerin eğitim vaatlerini ele alacağımızı belirterek, bu yazıda daha önemli ama medyada gündeme getirilmeyen bir siyasi partinin seçim eğitim vaatlerini ele almaya çalışacağım.

            Niteliğin Ses Getirip Görübileceğini, İnancın Güce Galip Gelebileceğini Gösterdiler

Ona bilge başkan, etrafındaki eğitimli yereli ve evrenseli birleştirebilen, nitelikli, gece-gündüz demeden çalışan, orantısız mizah kullanan genç kadroya da değiştiriciler diyorlar. Kimden mi bahsediyorum? Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve genç idealist ekibinden. Avrupa’da olsa, bu parti Marksist bir parti dersiniz; çünkü adamlar statükodan değil, değişimden yanalar ve ünlü değişim yasasındaki “Değişmeyen tek şey, değişimin ta kendisidir ”deki gibi adeta “Bir nehirde iki kez yıkanılmaz” diyen Herakleitos gibi, sürekli kültürümüzdeki “İki günü bir olan bizden değildir” deki gibi “değiştir, değiştir” diyorlar. Tabi tüm bu değişimi bir nihilizm üzerine değil, tam tersine aktif bir nihilist tavır takınıp; inanç, değer ve maneviyat üzerine inşa edip; bilim, teknoloji ve eğitim diyorlar. Tüm bunları yaparken de orantısız bir mizah ve zeka kullanıyorlar. Bu gençlere katılırız katılmayız ama niteliğin ses getirip görülebileceğini, inancın güce galip gelebileceğini gösteriyorlar.

                                            Medya Padişahınsa Sosyal Medya Bizimdir

Bu gençler, ötekileştirmenin panzehiri olarak yapıcı ve barışçıl bir dil kullanıyorlar. İlginç çıkışlar yapan bilge başkanlarını destekleyen, kucaklayıcı bir dil kullanıyorlar. Medya padişahınsa sosyal medya bizimdir sözlerini doğrularcasına her an sosyal medyada karşınıza değil yanınıza çıkabiliyorlar. Kibarlar, iletişime açıklar ve sadece bilgelikleriyle bile hızla sempati topluyorlar. Che Guevara’nın “Zafere kadar daima” sözünü paylaşabiliyorlar. Gençleri Çav Bella şarkısını kendilerine uyarlayıp, büyük bir özgüvenle söyleyebiliyorlar.

Siyaseten değil, bir sosyal bilimci olarak şunu söylüyorum. Saadet Partisi devletin bütün olanaklarını kullanmamasına rağmen ahlakıyla, duruşuyla, kalp kazanmasıyla, tevazusuyla, , iletişimiyle şimdiden bu seçimin kazananlarındandır.

Tüm bunları şunun için ele aldım. Acaba böyle olan bir siyasi parti eğitimle ilgili ne diyordu, neler vaat ediyordu? Bunun için partiyi temsil eden en üst kişinin yani bilge başkan Temel Karamollaoğlu’nun eğitim durumuna bakmak istedim. Asıl şokum bundan sonra başladı. Temel Bey, İngiltere’de Manchester Üniversitesi’ni bitirmiş ve aynı üniversitede, üstelik taa 1970’li yıllarda yüksek lisans yapmış ve bu birikimini bürokraside de farklı görevlerle uygulamış biri. Yani yabancı dil bilen, dünyayı tanıyan biri. Sanırım bu tevazu ve özgüven de bu bilgiden ve deneyimden kaynaklanıyor.

 Yarış Atı Maratonu Mantığına Dayanan Eğitim Sistemi DEĞİŞTİR’ilecek

Peki, Genel Başkanı bu kadar eğitimli olan ve eğitimli, genç, dinamik kadrolardan oluşan, Türkiye’nin en köklü geleneklerinden gelen Saadet Partisi eğitimle ilgili neler söylüyordu? “Eğitimin Saadet’i Bilge’ce DEĞİŞTİR’mekle mi Mümkün?” deyip, partinin eğitim vaatlerine baktım. YÖK kaldırılıp üniversiteler arası kurul yeniden yapılandırılmalı, yarış atı maratonu mantığına dayanan eğitim sistemi değiştirilecek, eğitimin niteliği arttırılacak, süresi kısaltılacak, değerlerin öne çıkarıldığı bir eğitim sistemi kurulacak, müfredata ve öğretmen kalitesine önem verilecek, siyasi tutumundan dolayı kimse işinden olmayacak, rektör seçimleri yeniden belirlenecek diyorlar. Öğretmen alımlarında mülakat kaldırılmalı, öğretmenliğin saygınlığı arttırılmalı vb. pek çok şey söylüyorlar eğitimle ilgili. Ama bence eğitimle ilgili en güzel şeyi; seçmenlere ve diğer insanlara bilgece, ahlaklı davranarak, eğitimli bir insanın nasıl olması gerektiğini göstererek söylüyorlar. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…

TEILEN